17 Mayıs 2014 Cumartesi

KÖMÜR KARASI, YÜZÜNÜZÜN KARASINDAN DAHA KUTSAL…

KÖMÜR KARASI, YÜZÜNÜZÜN KARASINDAN DAHA KUTSAL…
Yakın. Çok yakın.
Acının her boyutunu gördüğümüz bir hadiseyi daha yaşadık. Bu ülke bu acıların benzerlerini çok gördü. Aynı zaman diliminde yaşanan depremler oldu, heyelanlar, çığ felaketleri, yine maden kazaları, yangınlar, patlamalar oldu.
Bu ülkenin insanı, ülkemin insanı tüm bu acıları metanetle ve soğukkanlılıkla atlatmasını bildi ama siz bunun üzerinden nem’alanmak isteyen ölü sevici, mezar soyucu, soysuz güruh, siz ne ölüden, ne ölümden, ne fekaletten, ne kazadan, ne afetten, ne kaderden, ne kederden anlıyorsunuz? Anladığınız tek şey içinizde bulunan huzursuzluğu dışa vurmak için fırsat kollamak.
Psikologlar sizin gibi hasta ruhlu insanları herhangi bir sınıfa dahi koyamıyorlar. Sahi siz nesiniz, necisiniz? İmanınız yok mu? Siz Allah azze ve celle’ye inanmıyor musunuz? Bazılarınızın ağzından duydum inanıyoruz diye. Ancak bu nasıl bir inanç, nasıl bir insanlık, nasıl bir duyarsızlık?
Sahi sizin ahlakınız yok mu? Yani açık ve net bir şekilde soruyorum. Siz ahlaksızmısınız. Çünkü islam inancına göre Din Ahlaktır. Eğer ahlakınız yoksa dininizde yoktur, dininiz yoksa zaten ahlakınız, ahkamınız, yüreğiniz, inancınız, imanınız, vicdanınız, insafınız, insanlığınız, onurunuz, şerefiniz, haysiyetiniz kısaca kutsal saydığımız değerlerin hiç birisi yok sizde.
Yatakla, tuvalet arasında bir hayat sürmek size ne kadar normal geliyor anlamıyorum. Unutmayın bu toprağın birde altı var. Şu an üstünde yürüdüğünüz toprağın birkaç gün sonra altına ineceksiniz. Birileri sizi sırtında taşıyacak, birileri, hayatınız boyunca gösterdiğiniz ve yaşayıp yaşattığınız onca huzursuzluğa rağmen cenaze namazınızı kılacak, kıldıracak, birileri “bu millete soma faciası müstehaktır” diyecek kadar alçalmış varlığınız için “Merhumu nasıl bilirdiniz?” diye soracak ve sorduğu diğerleri de “iyi bilirdik” diye şahitlik edecek. Ne acı bir durum.
Dün Allah ve Rasulüne küfrederek beni toprağa gömmeyin, yakın diyecek kadar inancına yabancı ve imanına düşman olarak ölenlerin ardından söylendiği gibi talkın verilecek. Toprağa yatırılırken göz yaşı dökülecek ardınızdan. Alkışlanacaksınız belki de ama unutmayın bitmeyen ve ölçüsünü aklımızın hafsalamızın almayacağı, alamayacağı kadar büyük bir azap sizi bekliyor.
Gelin yol yakınken bu imansızlığınızdan dönün, tövbe edin, hidayete erin, insanların içinde insan gibi yaşayın, yaşamayı öğrenin. Bulunduğunuz yerden, baktığınız pencereden görünen manzara gerçekten karanlık, puslu ve insanın onuruna yakışmayacak görüntüler sergiliyor. Bu yüzden ağzınızdan çıkan kelimeler kubur farelerine denk sürdürdüğünüz hayatın aynası oluyor. Çıkın o çukurdan, kafanızı kaldırın ve güneşin parlaklığını bir kere görün. Aşık olun o güneşe inanın bir daha bırakamayacaksınız, bir kere görseniz zaten, bırakamazsınız.
Somada vefat eden kardeşlerimizin üzerinden siyaset yapmaya çalışan, nem’alanan, kendine pay çıkarmaya çalışan, bu hadisenin üzerinden masum insanlara küfreden, hakaret eden, beddua eden zavallıları okuyorum, görüyorum hatta duyuyorum. Bunların tamamına zavallı demekten başka bir şey gelmiyor elimden. Gerçekten çok zavallısınız ve karanlıkta yaşayan yarasalar gibi sadece etrafa yaydığınız ses dalgalarının size aksettirdiği yönlere doğru uçmaya çalışıyorsunuz. Ama habire duvarlara çarpıyorsunuz. Gözleriniz kör olduğu içinde çarpmaya devam ediyorsunuz.
Ancak yarasalarla aranızda çok büyük bir fark var. Onlar kendilerini yaratan Rablerini, kendi hal dilleriyle teşbih ederler. Siz mevcudatın en şereflisi olarak halkedilmenize rağmen zikretmek şöyle dursun inat ve ısrarla küfretmeye devam ediyorsunuz.
E şimdi siz bunları görüp duyup bunlara zavallı yaratıklar demekten başka ne yapabilirsiniz ki?
Yakıp yıkıyor, toplumun her kesiminden insanın bulunduğu ortama huzursuzluk vermeye devam ediyorlar. Neymiş Soma’da devlet suçluymuş. Sabredin, bekleyin zaman her şeyi gösterecek. Sonra utanacak olan sizlersiniz. Ama pardon. Sizde yüz yok ki utanasınız. Dün gezi parkında da aynı herzeleri yediniz ve hala yüzsüz bir şekilde bu toplumun içinde yaşamaya, bu ülkenin topraklarının üzerinde hayatınızı sürdürmeye ve hiç utanıp arlanmadan nimetlerinden istifade etmeye devam ediyorsunuz. Madem sevmiyorsunuz, madem kabul etmiyorsunuz ve madem istemiyorsunuz o vakit terk edin gidin. Onu da yapacak kadar onurlu olmadığınızı biliyoruz. Bu yüzden sadece zavallısınız diyebiliyorum. Çünkü kelime dağarcığım sizleri tarif edecek başka bir şey barındırmıyor.
İnanın o madende şehit olanların yüzlerine ve bütün bedenlerine bulaşan kömür karası var ya, sizin yüz karanızın yanında binlerce kere yıkanmış kutsal bir siyahlıktır. Çünkü o siyahlığın içinde helal kazancın ve temiz alın terinin tüm izlerini görebilirsiniz.

Ama sizin yüzünüzün karalığında ruhunuzun tüm siyahlığının ve haysiyetsizliğinizin izleri var farkında değilsiniz…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder